Irak’ın ham petrolünü günlük bir milyon varil petrol taşıma kapasitesiyle Ürdün üzerinden Kızıldeniz’e taşıyacak bin 700 kilometre uzunluğundaki Basra-Akabe boru hattı inşası Irak Bakanlar Kurulunun onayını bekliyor.
Irak’ın güneyindeki Basra’nın zengin kuyularındaki ham petrolü Ürdün‘ün Akabe limanına taşıyacak stratejik boru hattı projesi için tüm teknik hazırlıklar tamamlandı.
Ürdün’ün resmi haber ajansı Petra’da geçen Cuma günü yer alan habere göre, Enerji ve Doğal Kaynaklar Bakanı Hala Adıl Zavati, stratejik anlaşmanın hayata geçirilmesi için tüm hazırlıkların tamamlandığını ve onaylanması için de Irak Bakanlar Kurulunun imzasını beklediğini ifade etti.
Zavati günlük 1 milyon varil petrol taşıma kapasitesi olan boru hattı projesinin Irak kabinesi tarafından onaylanması halinde inşasına en kısa zamanda başlanacağını söyledi.
Boru hattının hayata geçirilmesi halinde Bağdat ve Amman ilişkilerinin güçlenmesinin yanı sıra, her iki taraf için de yeni fırsatlar doğacak. Irak, petrolünü ihraç edecek 3’üncü bir alternatif limana sahip olurken, Ürdün petrol ihtiyacının büyük oranını bu hattan karşılayıp, sanayi ve endüstri de yeni iş imkanları oluşturabilecek.
Bağdat ve Amman yönetimleri, Nisan 2013 yılında boru hattının inşa edilmesi için imzaları atmıştı ancak Irak’ta yaşanan terör olayları ve ardından terör örgütü DEAŞ’ın ortaya çıkmasıyla proje rafa kaldırıldı.
DEAŞ, Haziran 2014’te boru hattı güzergahının hemen hemen tüm bölgelerini yaklaşık 3 yıl boyunca elinde tutmuştu. Her iki ülke arasındaki tek sınır kapısı konumundaki Truybil DEAŞ’ın eline geçince karardan vazgeçilmişti.
Ürdün sınırını DEAŞ’tan temizleyen ve kara sınır kapsını Ağustos 2017’de yeniden faaliyete geçmesini sağlayan Irak güçlerinin ülkede güvenliği sağlamasıyla birlikte siyası ve ticari adımlar atılarak boru hattı projesi tekrar masaya yatırıldı.
Ürdün Kralı 2’nci Abdullah, 14 Şubat’ta 10 yıl aradan sonra ilk defa başkent Bağdat’a gelerek Cumhurbaşkanı Berhem Salih ve Başbakan Adil Abdulmehdi ile birlikte gerçekleştirdiği görüşmede revize edilen boru hattının yeniden inşasını görüştü.
İnşa edilmesi planlanan boru hattı 2 etaptan meydana geliyor. Hattın 1’nci etabı, Şiilerin çoğunlukta yaşadığı Basra’dan başlayıp ülkenin orta kesiminde bulunan başkent Bağdat’ın kuzeyinden geçerek Sünnilerin ağırlıkta yaşadığı batı bölgesindeki Enbar’a uzanıyor.
Basra’dan Enbar’a uzanacak 1’nci etap, Temmuz 2008’de açılışı yapılan K3 Hadisiye Petrol Rafinesinde depolanacak.
Boru hattının 2’nci etabı Hadisiye ile Akabe Limanı arasında inşa edilecek. Buraya ek bir hat inşa edilerek Zerka rafinerisine günlük 150 bin ham petrol varil pompalanarak işlenecek.
Akabe- Basra boru hattının kim tarafından inşa edileceğine dair kamuoyu ile paylaşılan herhangi bir bilgi yok. Ancak Irak Meclisi’ndeki Kanun Devleti Koalisyonu Milletvekili Abdulselam el-Maliki, Ürdün Kralı 2’nci Abdullah’ın Bağdat ziyaretinden sonra boru hattının inşa edileceği ilanından sonra 31 Ocak’ta düzenlediği basın toplantısında bazı teknik bilgiler vermişti.
Bin 700 kilometreden oluşan boru hattı üzerinde 2 pompalama ve 3 transformatör istasyonunun yer alacağını söyleyen Maliki, boru hattının 1’nci etabını Irak merkezi hükümeti ve 2’nci etabının inşasını ise Ürdün’ün karşılayacağını söylemişti.
Maliki’nin ifadelerinin aksine boru hattı için Nisan 2013’te hazırlanıp imzalanan anlaşmaya göre, tüm masraflar Bağdat yönetimince karşılanacaktı.
Eski Ürdün Enerji ve Doğal Kaynaklar Bakanı Melik Kabariti, 17 Nisan 2013’te düzenlenen imza töreninde yaptığı açıklamada, boru hattının, yap-işlet-taşı modeli ile Irak merkezi hükümeti tarafından inşa edileceğini bildirmişti.
Ancak yeni yapılan 2’nci anlaşmada boru hattının Irak tarafından mi yoksa Ürdün ile ortak mı inşa edileceğine dair netleşen bir durum yok.
İki ülke arasında inşa edilecek boru hattının toplam uzunluğu bin 700 kilometre olup günlük 1 milyon varil ham petrol taşıma kapasitesine sahip olacak.
Bağdat ve Amman arasındaki Nisan 2013 anlaşmasına göre, boru hattının çifte olması gerekiyordu. Ancak yeni anlaşmada sadece ham petrolün taşınmasından söz ediliyor.
Eski Irak Başbakanı Nuri el-Maliki dönemindeki ilk anlaşmada Irak’tan Ürdün’e doğal gaz taşıyan aynı güzergah üzerine bir boru hattının da döşenmesine karar verilmişti. Yeni anlaşmada doğal gazdan veya çiftte boru hattından bahsedilmiyor. Bunun sebebinin Ürdün’ün Irak ile ilk anlaşmasının hayata geçmemesi üzerine Eylül 2016’da İsrail ile 15 yıl süreyle 45 milyar metreküp doğal gaz alımını içeren bir anlaşma imzalamasından kaynakladığı belirtiliyor.
Irak’ın ham petrolünü Kızıl Deniz’e taşıyacak boru hattının maliyetinin 18 milyar doları bulacağı inşasının ise 3 yıl süreceği ifade ediliyor.
Irak, 150 milyar varil petrol rezerviyle bu alanda dünya ülkeleri arasında 4’üncü sırada bulunuyor. Irak Petrol Bakanlığı’nın verilerine göre günlük ortalama 3 milyon 500 bin varil ham petrol ihraç ediliyor.
Bağdat yönetimi başta ülkenin güneyi olmak üzere orta kesimdeki kuyulardan çıkarılan ham petrolü Basra Limanı üzerinden dünya piyasasına sevk ediyor. Basra Limanı’nın yanı sıra, Kerkük, Musul ve Irak Kürt Bölgesel Yönetimi’ndeki kuyulardan çıkarılan ham petrol ise boru hattıyla Türkiye üzerinden Ceyhan Limanı’na gönderiliyor.
Ülke ekonomisinin yüzde 90’ı petrol gelirine dayalı olan Irak’ın Basra-Akabe boru hattını hizmete açması halinde, zengin petrol rezervlerini ihraç edebilecek 3’üncü bir alternatife sahip olacak.
Bağdat yönetimi, boru hattı vesilesiyle Irak’ın Devrik lideri Saddam Hüseyin’in ailesi ve Baas Rejimi’nin kadrolarına ev sahipliği yapan Ürdün ile ilişkilerini güçlendirebilecek.
Ürdün Enerji ve Doğal Kaynaklar Bakanı Hala Adıl Zavati, Şubat ayında sosyal medya hesabı Twitter üzerinden paylaştığı verilere göre Ürdün’ün günlük iç piyasadaki tüketim için ortalama 150 bin ham petrol varile ihtiyacı var.
Amman yönetimi iç piyasa ihtiyacı için Irak’tan gelecek ham petrolden günlük 150 bin varili Zerka Rafineri’nde işleyecek. Bu vesileyle Ürdün ham petrole olan ihtiyacının büyük bir kısmını Irak’tan kolayca temin etmiş olacak.
Eski Ürdün Enerji ve Doğal Kaynaklar Bakanı İbrahim Saif, Mayıs 2017’de yaptığı açıklamada inşa edilecek boru hattı vesilesiyle iç piyasadaki petrol ihtiyacının karşılanmasının yanı sıra, sanayi ve endüstri gibi diğer sektörlerde de yeni iş fırsatlarının doğacağını bildirmişti.
Ürdün Meclis Başkanı Atıf et-Taravine, Aralık 2016’da Ulusal Hikmet Akımı lideri Ammar Hekim’i başkent Amman’da kabul ettikten sonra yaptığı açıklamada, Ürdün ve Irak arasındaki stratejik anlaşmayı “yaşam hattı” şeklinde nitelendirip her iki tarafın da fayda sağlayacağını ifade etmişti.
Akabe kentinde stratejik anlaşma için 2013 yılında düzenlenen bir konferansta ise Ürdünlü yetkililer, petrolün transferi ve günlük alınacak ham petrolün yanı sıra ülkenin kasasına yıllık 3 milyar doların gireceği, 10 bin kişiye de iş istihdamı açılacağı öngörüsünde bulunmuştu.
Ürdünlü Ekonomist Kassam el-Hammuri, AA muhabirine yaptığı açıklamada, “Uzun ömürlü olacağı beklentisinden dolayı proje stratejik kabul ediliyor ve yeni iş imkanı sağlayacağı için Ürdün ekonomisine uzun vadede olumlu etkisi olacak.” dedi.
Ürdün’ün boru hattının kendi topraklarından geçişi için ücret alacağını ve daha düşük bir maliyetle petrol elde edebileceğini dile getiren Hammuri, Irak’ın buna karşılık, iki ülke arasındaki ticari ilişkileri güçlendirecek olan Akabe limanını kullanmak için indirimler aldığını ifade etti.
Boru hattı projesinin, Mısır veya Filistin toprakları gibi başka yönlere yayılabilecek projelere öncü olacağını kaydeden Hammuri, bunun, ekonomik faktörlerden daha çok siyasi sebeplerden kaynaklandığını belirtti.
Bir başka Ekonomist Husam Ayiş ise boru hattının Akabe kentine ulaşması halinde limanların kullanımını artıracağını ve buranın petrol tedarikçileri için önemli bir küresel merkez haline getireceğini söyledi.
Irak’ın ülkeye uygulanan ambargo döneminde Ürdün limanlarından çokça faydalandığını ve bunun Ürdün’de taşımacılık sektörünün canlanmasına neden olduğunu belirten Ayiş, bu tecrübenin yeniden devreye alınmasının birçok sektörü harekete geçireceğini ve bunların hepsinin projenin olumlu yönleri arasında yer aldığını kaydetti.