Fitch’in açıklamasında şu değerlendirmeler yapıldı:
“Düşük petrol fiyatlarının, varil başına 50 doların altına düşmediği sürece şirketlerin notları üzerinde çok az baskı oluşturacağına inanıyoruz. Önümüzdeki yıllarda petrol şirketleri için ana kredi baskıları, maliyet enflasyonunu ve hissedarların geri dönüş taleplerini içeriyor. 2018 sonuçlarına dayanarak, Avrupalı petrol şirketlerinin başa baş petrol fiyatlarının varil başına 50-60 dolar düzeyinde kalacağını tahmin ediyoruz.
Başa baş petrol fiyatı, şirketlerin işletme sermayesi değişikliklerinden önce işletme nakit akışından kaynaklanan sermaye masrafları ve nakit temettülerini finanse edebileceği fiyattır. Brent petrol ortalama fiyatı 2018 yılında varil başına 71 dolar oldu ve bu durum Avrupalı petrol ana şirketlerinin işletme sermayesi değişiklikleri için düzeltilmiş temettü sonrası serbest nakit akışlarını üretmesini sağladı.
Brent fiyatlarının, 2019’da mevcut spot fiyattan marjinal olarak yüksek olan 2019’da varil başına ortalama 65 olacağını varsayıyoruz. Bu seviyede, petrol ana şirketlerinin 2018’den daha zayıf olmasına rağmen pozitif düzeltilmiş temettü sonrası serbest nakit akışı üretmeye devam etmesi olasıdır.
Petrol şirketlerinin düşük petrol fiyatlarına dayanma kabiliyetlerini korumak için maliyetleri kontrol altında tutmaları gerekecektir. Maliyet azaltma 2018’de dururken, ABD‘de zaman içinde diğer bölgeleri etkileyebilecek maliyet enflasyonu arttı. Ancak, bunun ağır bir petrol fiyatları göz önüne alındığında acil bir sorundan ziyade daha uzun bir dönem olacağını düşünüyoruz. Bu nedenle, birim işletme maliyetlerinin 2019-2020 döneminde büyük ölçüde değişmeden kalmasını bekliyoruz” denildi.
(enerjienstitusu)